Film değil gerçek! Uzaktan zihin kontrolü gerçek oldu…
Kore Temel Bilimler Enstitüsü’ndeki (IBS) araştırmacılar, manyetik alanlar kullanarak beyni uzaktan hareket ettiren bir donanım geliştirdiler ve bu teknolojiyi dişi deneklerde, yani farelerde ‘annelik’ içgüdülerini uyandırarak test ettiler.
Başka bir deneyde, bir grup laboratuvar faresini iştahı azaltmak için tasarlanmış manyetik alanlara maruz bıraktılar ve vücut ağırlığında yüzde 10, yani yaklaşık 4,3 gram kayıp yaşadılar.
BEYNİ SERBESTÇE KONTROL EDEN DÜNYANIN İLK TEKNOLOJİ
Yeni çalışmaya öncülük eden kimya ve nanomedikal profesörüne göre, ‘Bu, manyetik alanlar kullanarak belirli beyin bölgelerini serbestçe kontrol eden dünyanın ilk teknolojisi.’
Güney Kore IBS Nanotıp Merkezi Direktörü olan araştırmacı Dr. Cheon Jinwoo, yeni donanımın, kendisine çok ihtiyaç duyulan çeşitli sağlık uygulamalarında kullanılmasını beklediğini söyledi.
Dr. Cheon, “Bunun beyin fonksiyonlarını anlamak, gelişmiş yapay sinir ağları, çift yönlü beyin-bilgisayar arayüzü teknolojileri ve nörolojik rahatsızlıklar için yeni tedaviler konusunda araştırmalarda yaygın olarak kullanılmasını bekliyoruz” dedi.
Ancak uzaktan zihin kontrolünün bilimkurgu niteliğine rağmen, sağlık uzmanları manyetik alanların tıbbi görüntülemede onlarca yıldır başarıyla kullanıldığını belirtiyor.
ÖZEL MALZEMELERDEN RÜETİLDİ
Güney Koreli IBS ekibinin eklediği yenilik, beyindeki nöronlardaki rolü dikkatle seçilmiş manyetik alanlar aracılığıyla uzaktan ayarlanabilen özel nanomalzemelerin genetik olarak üretilmesiydi.
Resmen manyeto-mekanik genetik (MMG) olarak adlandırılan bu teknik, Dr. Cheon ve meslektaşlarının beyin modüle eden teknolojilerini geliştirmelerine rehberlik etti.
Temmuz ayında Nature Nanotechnology’de yayımlanan yeni çalışmada, ekip icatlarına ‘ Nörodinamikler için Nano-Manyetogenetik Arayüz ‘ anlamına gelen Nano-MIND adını verdi.
ZİHİN KONTROL İLE FARELERİN AZ YEMEK YEMESİ SAĞLANDI
Teknolojinin fareleri hem aşırı yemeye hem de az yemeye teşvik edebildiği kanıtlandı.
MMG sinyalinin fareleri yemeye teşvik ettiği deneyde, vücut ağırlıklarının ortalama 7,5 gram arttığı, yani vücut ağırlığında yaklaşık yüzde 18’lik bir artış olduğu görüldü.
Açlık manyetik uyarısı farelerin daha az kilo vermesine (vücut ağırlığında %10 veya yaklaşık 4,3 gram) yol açtı, ancak fareleri önemli ölçüde yavaşlatmadı veya hareket kabiliyetlerini engellemedi.
‘Azaltılmış beslenmenin hareket kabiliyetini etkilemediğini’ yazdılar; bu da etkinin sadece iştah üzerinde olduğunu ve farelerin hareket kabiliyetini başka şekilde engellemediğini ima ediyordu.
Dr. Cheon ve ekibi, bu teknolojinin sağlık araştırmacılarının beynin hangi kısımlarının ve nörolojik sistemin geri kalanının hangi ruh hallerinden ve diğer davranışlardan sorumlu olduğunu anlamalarına yardımcı olmakta en acil şekilde kullanılacağını yazdı.
Ancak İspanya’dan Dr. Leroy, Nano-MIND inovasyonu ve gen değiştirme yönü hakkındaki görüş yazısında, insanlar üzerinde testlere çok erken geçilmesi konusunda uyardı.
Dr. Leroy, ‘Nöroadaptasyon veya nörotoksisite de dahil olmak üzere potansiyel kümülatif etkileri değerlendirmek için daha fazla çalışmaya ihtiyaç var’ tavsiyesinde bulundu.